UYARIYORUZ
Çankırı olarak tarihin bir yerinde Ülkemizin diğer şehirlerinden Ekonomik gelişim olarak koptuğumuz bilinen ve görünen bir gerçektir. Şehrimizde var olan ve neredeyse tamamı devlet bütçesinden beslenen işletmelerin, Ülkemizin karma ekonomik sistemden vazgeçmesi ve buna bağlı olarak devletimizin özelleştirmeleri sonucu, şehrimiz çalışan nüfus olarak adeta boşalmıştır. Yine özellikle karayolları ve İl özel idaresine devredilen eski adıyla Köy Hizmetlerindeki çalışan sayısı büyük bir düşüş göstermiştir. Tüm bunlara Tekel, Telekom ve diğer iktisadi işletmelerin özelleştirmeleri, Askeriyenin kadrosunun azaltması da eklenince şehrimiz ekonomik canlılığını iyice yitirmiştir. Üniversitenin öğrenci sayısının yıllara göre artma oranı ve yeni kurulan OSB şehrimiz açısından geleceğe yönelik umut verici gelişmeler olmakla beraber, geçmiş yıllarda verdiklerimizi tam manasıyla karşılamamaktadır. Burada bizlere düşen görev şehrimizde çalışan genç nüfusun artırılması için girişimlerde bulunmaktır. Bu düşünceden hareketle Şehrimize yapılması düşünülen Açık Cezaevinin merkezde ve mevcut cezaevinin yanında olması gerekmektedir.
Mevcut cezaevinde 300 e yakın çalışan bulunmaktadır. Cezaevi istatistiklerine baktığımızda aylık 5.000 – 8.000 kişi arası ziyaretçi gelmekte bu sayı Bayramlarda 10.000 kişinin üzerine çıkmaktadır. Yapılması Planlanan açık cezaevine 150 kişiye yakın gardiyanın yanı sıra niteliği itibariyle açık cezaevi ‘üretime’ yönelik olduğundan bu rakama yakın öğretici de cezaevinde çalışacak, ziyaretçi sayısı iki katına çıkacaktır. Tüm bu rakamları üst üste koyduğumuzda şehrimiz ekonomisine bir nebze olsun bir canlılık geleceği açık seçik ortadadır.
Şehrimize açık cezaevi istemimiz, bazılarına göre garip ve küçük gelebilir. Anadolu da bir söz vardır; ‘Garibin tavuğu küçük küçük yumurtlar’ diye, Özel sektörün şehrimize bakışı ortadadır. Yer altı kaynakları ve turizm gelirlerimizin ekonomimize olan katkısı yeterli değildir. Şehir ekonomimizin, en büyük patron olan ‘devletimize’ sığınmaktan başka çaresi yoktur. Başkentin dibinde yani Çeşmenin yanında susuzluktan ölmek üzereyiz. Durgun suda yüzen’ kâğıttan kayıklar’ hakkında konuşmak yerine, artık suyun derinliklerini, insanlarımızın gerçek duygularını konuşma zamanıdır. Her türlü siyasi çekişmeden uzak, Kral çıplak diyerek şehir ekonomimizi kurtarmak adına ne gerekiyorsa yapmanın tam zamanıdır. Artık gözcünün ‘Kara Göründü’ diye bağırmasını istiyoruz. Yoksa bu şehirde değil çalışan, yaşayan dahi kalmayacak.
Av. Erkan KÖROĞLU - Çankırı Barosu Başkanı
Necati AKDOĞAN - Şoförler ve Oto. Odası ve S.S. Esnaf ve Kefalet Kooperatifi Başkanı
Nejat GAMZELİ - Ziraat Odası Başkanı
Ömer ÜMİT - Terz. Konf. ve Manif. Odası Başkanı
Ebubekir SEVGİLİ - Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı
Murat KARAKUŞ - Oto Tamircileri Odası Başkanı
Osman ERDOĞAN - Sevgi Kooperatifi Başkanı
Emrullah ÖZTÜRK - Çankırı Kooperatif Başkanı
Ali ŞAHİN - S.S. Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı